Bilişim özel okulları Ankara içerisinde, kaliteli ve yenilikçi eğitim anlayışıyla, kurulduğu ilk günden bugüne öğrencilerinin gelişimlerini desteklemeye devam etmektedir. Her öğrencimizin farklı yetenek ve özelliklere sahip olduğunun bilinciyle onların gelişimlerinin sürdürülmesini sağlarken, bilsem sınavları ile de yeteneklerine göre eğitim almalarını desteklemekteyiz. Böylece Ankara okullar içerisindeki başarımızı artırmaktayız.
BİLSEM’in açılımı Bilim ve Sanat Merkezleri anlamına gelir. Yaygın bilinenin aksine örgün eğitim programına alternatif değil destektir. Üstün zekalı bireyleri erken yaşta sınav sayesinde keşfeden, özel yeteneklerinin körelmesini önleyen ve verimli saatler geçirerek zihinsel gelişimlerine destek olan kurumlardır. Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı olarak çalışan Bilim ve Sanat Merkezleri okul saatleri haricinde bireylerin yetenekleriyle uyuşan programlar ile eğitim vermektedir.
Ankara okullar içerisindeki Bilişim özel okulları olarak öğrencilerimizin özel yeteneklerinin gelişimini yetenek atölyelerimiz ile desteklemekle birlikte, bilsem sınavları için de hazırlanmalarını sağlamaktayız.
Bilim ve Sanat Merkezleri’nde eğitim almaya hak kazanabilmek için öğrencilerin tablet üzerinden katıldığı farklı aşamalardan oluşan sınavdır.
Veliler ve öğretmenler aracılığı ile üstün zekalı, özel yetenekli çocuklar için farklı yaş gruplarında sınava katılım sağlanabilmektedir.
Rehber öğretmenlerin keşfi ya da velilerin istekleri üzerine aday öğrenci olarak Milli Eğitim Bakanlığı’na başvuru tarihleri içerisinde başvurulabilir. Sınav aşamaları tamamlandıkça bir sonraki sınav için yeni başvuru tarihi yayımlanır ve bu tarihler arasında başvurular yapılabilir. Ankara okullar arasında öne çıkan Bilişim özel okulları olarak, öğrencilerimizi yakın takipte tutarak yeteneklerinin erken yaşta keşfedilmesi için çalışmalar yürütmekteyiz.
Öğrencilerin ders başarıları artırılırken içlerinde taşıdıkları yeteneklerin de ortaya çıkması sağlanır. Yetenek kulüpleri ve aktiviteleri sayesinde, birbirinden farklı çalışmalarla öğrencilerin kişisel gelişimleri de desteklenir. Uygulamalı olarak gerçekleşen eğitim ile öğrenciler içlerindeki yeteneklerini dünyaya yansıtabilme şansına sahip olur. Her öğrencinin ihtiyaçlarına ve beklentilerine göre seçebileceği kulüplerde eğitim keyifleri artar.
“Yetenekli olanlar için, bu dünya dilsiz değildir.”
Hayal gücü ve yaratıcılığın zeka ile uyumu sonucunda yetenekler ortaya çıkmaktadır. Deneyimler ve sosyal çevre çerçevesinde yetenekler çeşitlilik gösterir.
Bireyler her daim başarıyı yakalayabilmek adına güçlü yanlarına odaklanmalıdırlar. Bilişim özel okulları olarak öğrencilerimizi akademik olarak başarıya taşırken, içlerinde taşıdıkları gizli yeteneklerin de ortaya çıkarılması için bire bir çalışmalar yürütmekteyiz. Peki yeteneğin özellikleri nelerdir ve sonradan kazanılabilmesi mümkün müdür?
Evet, yeteneklerin genetik mirasla yakın ilişkisi olduğuna dair çok güçlü deliller bulunmaktadır. Özellikle ikizlerle yapılan araştırmalar bunu göstermektedir.
Olmayan bir yeteneği geliştirmek için uğraş vermek, zamanı pek de verimli kullanmıyoruz anlamını taşır. Hepimiz uğraşırsak piyanoda birkaç parça çalmayı öğrenebiliriz. Ama yetenek öncelikle bu işi etkileyici bir şekilde yapabiliyor muyuz, ne kadar iyi ve doğru yapıyoruz sorularının yanıtlarına bakmalıyız.
Bilimsel kaynaklara göre her yeni bir şey öğrendiğimizde beyin hücrelerinde yeni bağlar oluşur. Çocukların beyninde bu bağların sayısı yetişkinlerden çok daha fazladır. Çocuk sahip olduğu yeteneklerle ilgili deneyim fırsatı bulduğunda yani egzersiz yaptığında bu bağlar güçlenir ve adeta beyinde birer “anayol” oluştururlar. Bunlar çocuğun geliştirdiği yetenekleridir. Çocuğun kullanmadığı, egzersiz yapmadığı yeteneklerle ilgili bağlantılar zamanla budanır. Bilsem sınavları öğrencilerin sahip oldukları yeteneklere göre eğitim alabilmeleri açısından önem taşımaktadır.
Aynı, bir ağacın güçlü dallar oluşturmasını sağlamak için bir kısım dallarını budamamız gibi. Yeteneğin gelişmesi; başka potansiyel yeteneklerin yok edilmesiyle sağlanır. Çocuğun hangi yeteneklerle doğduğunu bilmek çoğu zaman olanaksızdır.
Bu nedenle bireylerin daha bebekken değişik uyarıcılara maruz kalması ve bunun gelişim dönemlerinde sürdürülmesi önerilir. Çocuğun yetenekleri belirgin hale gelmeye başladıkça, yeteneklerini geliştirmek için kullandığımız araçları da ona göre seçmeye başlayabiliriz. Çocuğumuz 15 yaşına geldiğinde artık yeni bir yetenek geliştirmesi, ne kadar uğraşırsa uğraşsın artık mümkün değildir.