EVCİL HAYVANLAR VE ÇOCUKLAR
Evcil hayvanlar özellikle çocukların oldukça ilgisini çeken canlılardır. Daha çok küçük yaşta oyuncak hayvanlarla oynayan çocukta evcil hayvan sevgisi başlar. Bu oyuncaklar çocukların en yakın arkadaşları olabilir ve duygu ve sosyal becerilerini bu hayvan oyuncaklarıyla geliştirirler. Bu oyuncaklar zamanla çocuklara yetmeyebilir. Canlı bir evcil hayvanla aynı evi paylaşmak isteyebilirler.
Bir evcil hayvan sayesinde çocuklar diğer canlılarla etkileşim kurarlar. Böylece sosyalleşme deneyimini tadabilir, mutluluk ya da üzüntü gibi birçok duyguyu paylaşmayı öğrenebilirler. Ayrıca evcil hayvanın bakımını ebeveyni kontrolünde üstlenen çocukta sorumluluk gibi beceriler de gelişecektir.
Soyut kavramalar çocuklarda on ile on bir yaşlarından sonra anlaşılabilmektedir. Bu dönem öncesinde çocuklar doğum ve ölüm kavramı, başkalarının duygularını anlayabilme, neden o ailenin çocuğu olduğu, neden başkalarının çocuğu olmadığı gibi soruların yanıtını bulma konusunda merak içindedirler. Bu sorularına somut kavramlarla yanıt verilmesini beklerler. Anne babalar için bu kavramları çocuğa açıklamak pek de kolay olmayabilir. Genellikle ebeveynler bu tür soruları cevaplamaktan kaçınırlar ya da çocuğun gelişim dönemine dikkat etmeden, karşılarında bir yetişkin varmış edasıyla bazı açıklamalar yapılır. Bu açıklamalar çocuğun kaygısını arttırmaya sebep olabilir ya da bu cevaplar çocuğa anlamsız gelebilir.
İşte tam da bu noktada evcil hayvanlar önemli bir rol oynar. Doğum veya ölüm gibi çocuk için travmatik nitelikteki olayları bir hayvan aracılığıyla öğrenmek, çocuğun bu farklı bilgilere uyumunu arttıracak ve bu kavramları algılamasını kolaylaştıracaktır. Çocuğun bir fanusta besleyip baktığı balığının öldüğünü varsayalım. Sonrasında ölen balık için düzenlenen bir tören ile çocuğun ölüm kavramına alışması sağlanacaktır ve ardından yeni bir balığın alınması ise çocuğun yaşamın sürdüğünü görmesine yardımcı olacaktır.
Çocuk ailesi, akrabaları ya da arkadaşlarından birini kaybettiğinde, ev ya da okul değişikliği yaşamak zorunda kaldığında, anne baba ayrılığı gibi bir yoksunluk yaşadığı durumlarda evcil hayvanlar, çocukların kaybettikleri sevdiklerinin yerine koyma ya da paylaşma ihtiyacını giderebilmektedir.
Evcil hayvanlar sevgiyi hem verebilen hem de sevgiyi alabilen canlılardır. Bu noktada evcil hayvan ile çocuk arasında bir bağlanma sürecini sağlayan şey bu koşulsuz sevgi olacaktır.
Ergenlik döneminde kendilik algısı gelişmekte olan gencin pek çok değişim geçirir. Bu dönemde ergen gencin duygusal desteğe ihtiyacı giderek artar. Evcil hayvanlar bu desteği sağlamada oldukça etkilidir. Eğer evcil hayvan bunu sağlayabilirse bu durum çocuğun ya da gencin özgüveni, kendini kabulü, sakin kalmayı ve duygu durum regülasyonunu destekleyebilecektir. Bu durumda artan özgüven kaygı, depresyon ve davranışsal sorunların önüne geçmeyi kolaylaştıracaktır.
Evcil hayvanlar aynı zamanda çocukların dil gelişimini de destekler. Bunun yanında merak ve öğrenme süreçlerini desteklediği için de bilişsel süreçlere katkı sağlar.
Hayvanlar, öğrenme adına güçlü bir motivasyon kaynağıdırlar. Algı, bellek, dikkat, dil gelişimi, okur-yazarlık üzerine de olumlu etkileri vardır. Evcil hayvana sahip olmak yalnızlığı azalttığı için depresyonu azaltmakta ve stres seviyesini de düşürmektedir.
Evcil hayvanlar ile büyüyen çocukların bağışıklık sistemi çok daha güçlü olmaktadır. Aynı zamanda bu çocukların alerjik hastalıklar vea astıma yakalanma oranı da düşüktür.
Evcil hayvanlar ve çocukların aynı evde olmalarını ebeveynlerin ilk başlarda çok sıcak karşıladığı söylenemez. Ancak gerekli önlemler alındığı takdirde çocuklarla evcil hayvanların aynı evi paylaşmalarında bir sakınca olmadığı uzmanlar tarafından açıklanmıştır. Dikkat edilmesi gereken bazı unsurlar vardır.
Bir evcil hayvan sahiplenilmek isteniyorsa çocuğun bazı becerileri edinmesi beklenmelidir. 2 yaşına ulaşıp kasları gelişmeye başlayan çocuk hareket edebilir ve yürüyebilir. Bu nedenle evcil hayvana istemeden zarar verme riski azalmış olur.
Çocuk ve evcil hayvan birbirlerini tanıyıp alışana kadar yalnız bırakılmamalıdır. Çocuğun bazı kıyafetlerinin evcil hayvana koklatılması, evcil hayvanınızın çocuğunuzu yabancılamaması ve tanıması için bir adım olabilir.
Evcil hayvanınızın veteriner tarafından düzenli sağlık kontrolleri ve bu kapsamda gerekli durumlarda aşıları ve bakımları yapılmalıdır. Temizlik de oldukça önemlidir. Özellikle kedi ve köpeklerin tüy ve tırnak bakımlarının düzenli olarak yapılması gerekir. Uygun tarak ya da fırçalar ile tüyleri taranmalıdır. Bu onların hem rahatlamalarını sağlar hem de tüy birikmesini azaltmış olur. Tırnaklarının da düzenli olarak kesilmesi evcil hayvanlarınızın hem kendine hem de etrafına istemeden zarar vermesini engellemiş olur.
Her ne kadar evcil de olsa onların birer hayvan olduğunu akıldan çıkarmamak gerekir. İçgüdüsel davranan canlılardır ve istemedikleri hiçbir şeyi onlara yaptıramazsınız. Çocuklara bu durumu izah etmek oldukça önemlidir.
Çocuklar ve hayvanlar arasındaki ilişkinin kurulmasında ebeveynlerin olduğu kadar öğretmen ve okulların da katkısı vardır. Ankaradaki kolejler içinde ilk sırada olan Bilişim Koleji olarak çocuklarımıza hayvan sevgisi aşılayarak sosyal hayattaki gelişimlerine akademik gelişimleri kadar önem veriyoruz. Ayrıca değerler eğitimi kapsamında birçok evrensel değeri de öğrencilerimize öğretmekten dolayı gurur duyuyoruz. Kendisi, ailesi ve toplumuna faydalı bireyler yetiştirmek her zaman önceliğimiz.