Yaşamın ilk yıllarında beliren ve hayat boyu devam eden otizm bir gelişim bozukluğudur. Sözel veya sözel olmayan iletişimin bozulması ve dış dünyayla ilgili etkileşimin ihtiyaçlar düzeyinde kalması otizmde karşılaşılan durumlardandır. Otizmde davranışlar da katı kalıplar içerisinde sınırlı durumdadır. Kaliteli anaokulu anlayışına sahip olan Bilişim Eğitim Kurumları; otizm nedir, otizm belirtileri nelerdir ve tedavisi nasıl gerçekleşir gibi pek çok merak edilen konuda bilgi verdi.
Otizm Nedir Ve Neden Olur?
Otizme neden olan etkenler tam olarak bilinmemektedir. Bununla birlikte genetik rolün etkili olduğu düşünülmektedir. Otistik çocuklarda farklı düzeylerde zeka geriliği ya da öğrenme güçlüğü gözlenebilir. Otizm genellikle hayatın ilk 3 yılında başlayan ve gelişen bir gelişimsel bozukluktur. Bu nedenle de çocuklarda ilk 18 ay önem kazanmaktadır. Ancak yaygın bir anlayışta olduğu gibi otizm bulaşıcı bir hastalık değildir. Otizm erkek çocuklarında, kız çocuklarına oranla daha sık gözlenen bir durumdur. Otistik çocukların %70’inde zeka geriliği bulunurken %10’unda ise üstün zeka durumu gözlenebilmektedir. Hiperaktivite bozukluğu, dikkat eksikliği, epilepsi ve duygu durum bozuklukları da otizmle birlikte yaşanabilmektedir.
Otizm Belirtileri Nelerdir?
Erken yaşlarda gözlenen otizmde özellikle ilk 18 ay çok önemlidir. Otizm tanısının bir çocuğa konulabilmesi için, belirtilerden en az 6 tanesi göstermesi gerekmektedir. Otizm genel olarak sosyal etkileşimde yetersizlik ve iletişim bozukluğu olarak ortaya çıkmaktadır.
- Göz teması yoktur ya da kısıtlı olarak gerçekleştirilir.
- Aşırı hareketsiz veya aşırı hareketli olabilirler.
- Adı ile seslenildiği zamanlar herhangi bir tepki vermezler.
- Çevreleri ile ilgilenmezler ve herhangi bir iletişim kurmazlar.
- Sebepsiz yere ağlayabilir ya da gülebilirler.
- Öpme ya da sarılma gibi fiziksel temasları sevmezler.
- Ses tonları ve konuşma şekilleri tekdüzedir.
- Bazı objelere aşırı derecede bağlanma yaşanabilir.
- Genellikle kendilerini işaretlerle anlatmaya çalışırlar ve konuşma eksikliği ya da konuşamama problemi yaşayabilirler.
- Aynı kelimeyi tekrar tekrar söyleyebilirler.
- Bir objenin bir parçasına takılı kalarak, sürekli olarak onunla oynayabilirler.

- Rutin olan şeyleri severler. Çevrelerinde herhangi bir değişiklik yaşadıklarında huzursuz olurlar.
- Hayali oyun oynamazlar. Sürekli olarak aynı oyunu oynarlar ve oyuncakları asıl işlevlerini kullanarak oynamazlar.
- Acıya ve tehlikeye karşı duyarsızdırlar. Kendilerine ya da çevrelerine zarar verme gözlenebilir.
- İletişim kurmakta zorlanırlar ve sosyal bir ortama girdiklerinde korkabilirler.
Otizm Tedavisi
Otizm tedavisi için erken teşhis ve tedavinin büyük önemi bulunmaktadır. Tedavideki asıl amaç otizmli bireylerin bireysel ve sosyal açıdan yeteneklerini geliştirmektedir. Bu amaçla da özel terapilerin ve davranışsal eğitimin uygulanması gerekmektedir.
- Konuşma terapisi,
- Sosyal iletişim becerisini kazandırmaya yönelik terapiler,
- Motor yeteneklerini artırmaya yönelik terapiler.
Aileye Düşen Görevler
Çocuğa otizm tanısı konulduktan sonra ailelere çok büyük görevler düşmektedir. Bu süreçte anne ve babalar da büyük üzüntü yaşayacağı için, psikolojik destek alabilirler. Hem yönlendirici hem de faydalı olacağından uzmana danışmakta yarar görülmektedir. Çocuğu otizmli olan anne ve babaların, özellikle çocuklarının yanında her zaman pozitif olmaları gerekmektedir. Çocuğu olumlu bir şekilde etkilemesi durumunda, zarar vermeyen rutin davranışlarına müsaade etmek ve de bunlara uyum sağlamak yararlı olabilir.